EY: AB’de şirketlerin yüzde 75’inden fazlası çalışan bulamıyor
Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri şirketi EY(nin (Ernst & Young) EMEIA Yönetim Kurulu Öncelikleri 2024 araştırmasına 2024 yılında Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika’da faaliyet gösteren şirketlerin yönetim kurulları; işletmelerinin karşı karşıya kalmaya devam edeceği düzenleyici gelişmelere ayak uydurulması, jeopolitik ve ekonomik zorlukların üstesinden gelinmesi gibi konularda kritik bir role sahip olacak.
EY araştırmasına göre yönetim kurullarının önündeki önemli başlıklardan biri “yetenek yönetimi”. Şirketlerin, iş gücünde çeşitliliği sağlama, yetenekleri elde tutma ve geliştirme konusunda proaktif davranmaları gerekiyor.
Çünkü AB’de şirketlerin yüzde 75’inden fazlası, ilgili pozisyonları doldurmak için gerekli becerilere sahip profesyoneller bulmakta zorlanıyor.
Araştırma sonuçları ayrıca zorlu ekonomik koşulların, işinden memnun olmayan kişilerin görevinden ayrılmasını engellemediğini de gösteriyor. Bununla birlikte, çalışanların üçte birinden fazlası (yüzde 34) önümüzdeki 12 ay içinde iş değiştirmeye istekli olduklarını ve asıl endişelerinin ücret olduğunu belirtiyor.
Şirketler, yetenek eksikliklerini gidermek için eğitime yatırım yapıyor. Ayrıca çalışanlarını nasıl çekebileceklerini ve elde tutabileceklerini yeniden değerlendirerek daha geniş bir yetenek havuzundan yararlanma fırsatlarını araştırıyor.
Araştıramaya göre, ekonomik koşullar sonucunda bazı işverenler çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık (DE&I) bütçelerini kıstı, ancak bu durum onları yetenek için rekabet ederken dezavantajlı duruma düşürebilir.
Küresel şiretler jeopolitik riskleri ciddi bir tehdit olarak görüyor
İlgili araştırmanın çarpıcı ve en önemli sonuçlarından biri de; ekiplerin üretkenliğini önemli ölçüde artırarak ve inovasyonu teşvik ederek iş modellerini dönüştürmesi muhtemel olan üretken yapay zekâ (Gen AI) teknolojilerinin yoğun ilgi görmesi oldu.
Diğer yandan jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerin 2024 yılında işletmeler üzerinde baskı yaratması öngörülüyor.
Son dönemde dünyada yaşanan gelişmeler nedeniyle, küresel çapta şirketlerin neredeyse yarısı (yüzed 45) jeopolitik riskleri ciddi bir tehdit olarak gördüğünü belirtirken, yüzde 43’ü mevzuat değişiklikleri olasılığından dolayı endişe duyuyor ve yüzde 40’ı ise ekonomik koşulları önemli bir risk olarak görüyor. Bu doğrultuda; işletmelerin mevcut ekonomik ve düzenleyici ortamın bir sonucu olarak karşılaştıkları en büyük fırsatların ve risklerin neler olduğunu belirleyerek bu konuda yönetim kurulu seviyesinde yeterli uzmanlığa sahip olup olmadıklarının analiz edilmesi, temel düzenleyici gelişmeler de dahil olmak üzere jeopolitik hususların iş modellerine ve stratejilerine ne ölçüde dahil edildiğinin tespit edilmesi gibi konuları göz önünde bulundurmaları gerekiyor.